3

Bizim en büyük sorunumuz ahlak zafiyetidir. Bizde ; bilgi, deneyim/tecrübe ve yetenek ancak iyi ahlakla bütünleşerek  anlam kazanabilir. Güzel ahlaktan yoksun bir öğretmen,bir yönetici ; bilgi, tecrübe ve yeteneklerine rağmen, öğrencileri ve başkaları için sorun ve huzursuzluk kaynağı haline gelmiş,birer eritim ve öğütüm mekanizması haline gelir. Dinler, inançlar ve ideolojiler, insanlar içindir. Eğer bu değerler, kendilerini insanın yerine ikame ederlerse; ortada ne insan kalır ne de bu değerler.. Din, insanın aslî değerini korumak (ahsen-i takvim) için gönderilmiştir; yoksa insanın arzu, istek, hırs ve istikbaline hizmet etmek için gönderilmemiştir.  İçinde AHLÂK olmayan bir dinden İslamdan bahsedilemez..Basit çıkarları için dinlerini satanlar, bir gün gelir; satacak hiç bir şey bulamazlar..

Peygamber Efendimiz (sav), Mekke'yi fethedeceği zaman hiç bir Müşriki incitmedi (üç katil, cani hariç), tehdit etmedi ve hepsinin güvenini kazandı; ondan sonra Mekke'yi fethetti...
Yani korku, tehdit ve aşağılama metodu ile gelen hiç bir düzen ve hizmet İslami, ahlaki ve insani değildir.. İnançların ve ideolojilerin hak ve hukukun yerini aldığı bir dünyada hiçbir zaman sorunlar bitmez.. Kişinin kullandığı dil, onun karakterinden çıkar..
Ne söylediği kadar, nasıl söylediği de önemlidir... Geçici dünyevi veya uhrevi menfaatleriniz için büyük hedeflerinizden vazgeçiyorsanız, dünyanız da ahiretiniz de berbat olur..

"Hakiki bir müslüman, samimi bir mü'min hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. Dinin şiddetle menettiği şey, fitne ve anarşidir." Bediüzzaman Said Nursi, Tarihçe-i Hayat
Bizler:

Alimlere, şeyhlere, ariflere, Allah dostlarına hürmet ve saygıyı yok ettik..
Duayı, maddileştirdik.. 
Kur'ân'ı sloganlaştırdık..
Siyaseti çamurlaştırdık..
Dini sadece "başörtüsüne" indirgedik..
Ahlâkı çıkara kurban ettik..
Şimdi de şikayet ediyoruz..
Ektiğimizi biçiyoruz..
Bu malzemeden böyle bir toplum çıkar..
Ve en tehlikelisi, hiç kimsenin hatasını kabul etmemesidir....

Hiç kimsenin "neden"leri değil; herkesin "sonuç"ları konuştuğu bir dünyada hiçbir problem çözülmez.. Anlaşmazlıklar, savaşın değil, barışın nedeni ve gerekçesi olmalıdır..

Bu ülke, hepimizin.. havasıyla, suyuyla, toprağıyla, gönlündeki zenginlikleriyle herkese yeter.. bu doymak bilmeyen hırs, açgözlülük, kan bürümüş gözler ve merhametten yoksun vicdanlar ve hayadan uzaklaşmış nefisler.. insanlığı intihara sürüklüyor.. farkında değiliz..

Kin, öfke, inat, gurur ve bencillik, insanların hem dünyasını hem de ahiretini cehennem çevirir.. İnsanlar, yanlış yapmakta ısrar ve inat ederlerse, dostlarını kaybeder...

Osmanlı, Avrupa'nın uyandığını farkettiğinde artık çok geç kalmıştı.. 
Çünkü kendisine çok güveniyordu... Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek aptallıktır. (Einstein)

Şeytana küfrederek sevap ve zafer kazanılmaz.

İsrail düşmanı Müslümanlara sesleniyorum:
İsrail mi Müslümanlara çok zarar veriyor, Müslümanlar mı birbirlerine çok zarar veriyor? İslam, özgürlük dinidir.. Baskı, zulüm, tehdit ve korku ile yapılan hizmetler doğru ve İslam'a uygun da olsa hayra ve İslam'a hizmet etmiş olmaz.
Ancak zamanla İslam'dan nefret ettirir.. Batı'nın saldırgan tutumu karşısında Müslümanlar, bilimi, ahlâkı, sanatı, felsefeyi ve sağduyu kaybettiler ve kurtuluşu sadece ideolojik İslâm'da ve siyasette aradılar.. Öfkeyi bırakıp, kendimize ve ülkemize, İslam dünyasına ve insanlığın geleceğine hayırla dua etmemiz lazım..

Geçmişleri tarafından kuşatılanların (takıntı), gelecekleri yok olur. Gelecekleri tarafından kuşatılanların ise (hırs), her şeyleri yok olur. Gerçekleri gizleyenler, saptıranlar, küçümseyenler ve görmezlikten gelenler; gerçeklerin katilidirler. Aklı ve vicdanı ölmüş bir toplum, adım adım intihara doğru gider. Yaptığınız ibadetlerden bir tat alamıyorsanız, niyetinizi ve abdestinizi kontrol ediniz... "Benim abdestimden ve niyetimden şüphe yok" demekle pir ü pak olunmaz..
Akıllı insanlar, sosyal bilimcilerin öngörüsünden ders çıkarır; aptal insanlar ise, onları felaket tellallığı ile suçlar.(Mustafa GÜVEN)

Müslümanların dünyayı değiştirme iddiasından vazgeçip önce kendilerini değiştirmeleri, düzeltmeleri gerekiyor..

Herkes, kendi hatasını temize çıkarmak için geçmişi ve başkasını suçlarsa, bütün fatura Hz. Adem'e çıkar; o da şeytanı suçlar..

Herkesin birbirine beddua ettiği ve tekfir ettiği bir İslam dünyasına Allah rahmetini göndermez.

Dünyaya tapanların, dünya için her şeyi feda etmeleri normaldir. insanlar, birbirine hesap soralım derken içinde bulundukları gemiyi deliyorlar.. farkında değiller...

Beddiüzzamanın dediği  gibi; dahilde birbiribimize kılıç çekmek haramdır. İlhahi adalet bize şöyle demiyor mu:

Ve hepiniz, Allah’ın ipine sımsıkı tutunun, fırkalara ayrılmayın! Ve Allah’ın sizin üzerinizdeki ni’metini hatırlayın; siz (birbirinize) düşman olmuştunuz. Sonra sizin kalplerinizin arasını birleştirdi, böylece O’nun (Allah’ın) nimeti ile kardeşler oldunuz. Ve siz ateşten bir çukurun kenarında iken sizi ondan kurtardı. İşte Allah, âyetlerini size böyle açıklıyor. Umulur ki böylece siz hidayete erersiniz.(Ali imran 103)

Aramızdaki fitne ateşini sündürelim. Eğer işlerimiz ters gidiyorsa; başkalarını değil de kendimizi sorgulamalıyız.. Yanlış ve ters yola girmiş olabiliriz.. Batan gemide herkes Allah der... Önemli olan servet ve iktidar sahibi iken Allah diyebilmek ve hak hukuk tanımak.. Hukuk ve adaletin olmadığı bir dünyada, insanlar ya terörist, ya köle ya da yalaka olurlar.. Adaletin olmadığı yerde terör bitmez..Adaletin olduğu yerde ise terör tutunamaz.. Haksızlığa karşı mücadelemiz ,ahlaki, hukuki ve adil olursa , zafer olur  yoksa zulüm olur.

İnsanların muhtaç olduğu en önemli şey, para, güç ve iktidar değil; akıl, mantık, bilgi ve inanç olmalıdır. Bugün Batı, dünyaya sadece güç ile değil; akıl ve bilgi ile hükmediyor.Rabbim bize akıl ve feraset versin. Cenab-ı Hak'ın, İslam Dünyasının bu hal-i pür melâlini gerçek bayrama çevirmesi dileği ile Dua edelim.. İnşallah bu sıkıntılı günler kazasız ve belasız az hasarla geçer.. Dilimize, üslubumuza ve seviyemize dikkat edelim.. Bu konuda birbirimizi "güzel bir üslup" ile uyaralım..

 

Mehmet Güllü Orman

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *